KÜNYE

Yönetmen: Reis Çelik
Senarist: Reis Çelik
Yapımcı: Anıl Çelik


SİNOPSİS

Bu öykü yaşanmış gerçek bir olaydan alınmıştır.

Askeri cunta 12 Eylül 1980’de parlamenter yönetime el koymuştur.

Ülke genelinde yüzbinlerce insan tutuklanmış, işkence ve infazlar devam etmektedir. İstihbaratın peşindi olduğu çeşitli sendika, dernek ve öğrenci örgütü önde gelenleri illegal yollarla Türkiye sınırlarından dışarı çıkma yolları aramaktadırlar. İstihbarat birimleri liderleri tuzağa düşürmek için bir korsan eyleme göz yumulmaktadır. Aradıkları kişiler eyleme katılınca operasyon başlar ve birçoğu gözaltına alınır. Ama asıl peşinde oldukları örgüt lideri kadını ellerinden kaçırmışlardır. Polis ve asker çemberinden çıkmayı başaran Fatma, önceden planlandığı gibi Yunan adalarına yakın bir koydan tenmeyle sınırı geçecektir. Güvendiği ve birazda gönül bağı olan Bülent’in önerisiyle onun tanıdığı inşaat yerlerine malzeme götüren Vedat a teslim eder. Vedat Fatma’yı önceden anlaştıkları tekneye teslim etmek için gözden uzak koya götürür. Ama tekne ortada yoktur. Vedat, güvenli bir yerde zaman geçirmek için kendisinin de malzeme taşıdığı otel inşaatındaki işçilerinin barakasına götürür. İnşaat birinci katın tavan betonu atılmış ikinci katın yükselmesi için kolon direklerinin kalıpları çakılmış beton dökülmeye hazır hale getirilmiş bir aşamadadır. Malzemeci Vedat Fatma’yı kız kardeşi olarak tanıtır. Aslında bu bir tuzaktır. İstihbarat bu yerden haberdardır. Fatma’nın saklandığı inşaatı çember içine alıp baskın yaparlar. Baskında kaçacak yer bulmak için kendine inşaat içinde bir yer bulmaya çalışan Fatma polis ve askerin inşaata girmesi üzerine bir üst kata çıkar. Ama üst katta sadece kalıpları çakılmış kolon direkleri dışında bir yapı yoktur. Kendisini tam aşağı atmaya çalışırken arkasından bir el onu yakalar ve kolon direğinin tahtasını söküp onu içine sokarak kalıp tahtasını yerine çakar. Fatma artık gelişmeleri bu daracık kolon kalıbının tahta aralıklarından izlemektedir. Onu oraya sokan yaşlı Kuyucu Hasan dışında kimse Fatma’nın yerini bilmemektedir. İnşaatta olduğundan emin oldukları Fatma’yı bulamamak istihbarat şefini çılgına çevirmiştir. İnşaatta bulunan herkes tek tek oldukça sert yöntemlerle sorgulanmaya başlamıştır. Sorgu için seçilen yer inşaatın üst katında içinde aradığı Fatma’nın bulunduğu kolon kalıbının dibidir. Fatma, sorgulamayı aralarında santimlerle ölçülecek uzaklıktan, tahta aralıklarından izlemektedir. Sabaha kadar nefeslerini hissedecek kadar uzağında süren sorgulamada, her türlü insan karakterine şahit olacaktır. Fatma için en zoru ise muhbirin kim olduğunu öğrenecek olmasıdır. Ama Fatma’yı bekleyen daha ağır bir sürpriz vardır. Çünkü inşaattaki kolon kalıplarına beton dolduracak olan hazır çimento kamyonu da inşaata gelmiştir.